CİHAT ASLAN İstanbul -  Marmara Denizi’nde yüzeyi temizleme çalışmaları sürerken, müsilajın sadece denizlerimizi değil, içerisindeki canlı yaşamını da oksijensiz bırakarak öldürdüğü gerçeği ile karşı karşıyayız. Deniz dibindeki müsilaj yoğunluğu, vatandaşları balık ve midye tüketimi konusunda kaygılandırıyor. Vatandaşların, ‘Müsilajlı denizden çıkan balık veya midye yenir mi?’ sorusunu uzmanlar Milliyet’e değerlendirdi.

‘Besin içeriği zayıf’

Prof. Dr. Nuray Erkan (İstanbul Üniversitesi, Su Bilimleri Fakültesi Gıda Güvenliği Anabilim Dalı Başkanı): “Müsilaja neden olan kirlilik bakımından midye ve dip balıkların tüketimini daha riskli görüyoruz. Ayrıca müsilajın yarattığı ortamda yeterince besin bulamadıklarından et verimi ve besin içeriği bakımından zayıf ve daha az besleyici özelliğe sahip ürünler bekliyoruz. Halkımızın en çok tükettiği hamsi, palamut, istavrit vb. balıklar bu süreçte yumurtlama dönemindeydi, müsilaj bu stoklara ne kadar zarar verdi balık sezonu ile birlikte göreceğiz. Midye ortamda ne varsa bünyesine hapsediyor. Mevcut kirlilikten dolayı daha temkinli tüketimi gerekir.”

Çiğ balık uyarısı

Prof. Dr. Yeşim Büyükateş (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi öğretim üyesi): “Balıklar aşırı kirlenen ortamdan kaçma eğilimindeler. Bu nedenle, göçmen balıklar, pelajik (açık deniz) balıkların tüketilmesinde de bir sakınca yoktur. Bu dönemde müsilaj sorunu yaşanan bölgelerden yakalanmış deniz ürünlerinin pişirilmeden tüketilmemesi tavsiye edilebilir.”