Demokrasinin ilk ve en önemli basamağı muhtardır. Muhtar,devletin direğidir. Düzenin, dayanışmanın, huzurun teminatıdır. Muhtar kim aç, kim tok bilir, kimin evinde hasta, kimin evinde cenaze var bilir.Muhtarlar benim dostlarımdır.Yakın çalışma arkadaşlarımdır.Aramızda sağlam kardeşlik ve dostluk bağları vardır. Benim muhtarlara verdiğim değeri bütün Türkiye bilir. Belediye başkanlığı yaparken belediyeyi muhtarlarla birlikte yönettim.

Muhtarlar için hizmet binaları yapma işini ben başlattım. Muhtarlara yardımcı olması için personel sağladım.Personelin çalışma ücretlerini ve sosyal güvenliklerini muhtarlık binalarının elektrik, su, doğalgaz başta olmak üzere tüm gereksinmelerini karşıladım.

Başkanlığım döneminde her cumartesi sabahı birkaç mahalleye giderek muhtarlık binalarında yurttaşlarımın derdini dinledim. Muhtarlara kendi telefonumu verdim, direk beni ararlardı.

Bir muhtar, belediyeyi aradığında aradığı her yetkili muhtara cevap vermek zorundaydı.

Belediye ekiplerimiz muhtarı yanlarına almadan o mahalleye gitmezlerdi.

Muhtarlarımızın verdiği talimata göre iş yaparlardı.

Şimdi ülkeyi yönetmeye adayım!

Türkiye Değişim Partisi iktidarında;muhtarlık bir kamu kurumu olacak ve her muhtarın bir binası olacak.Yardımcı büro personeli olacak.Muhtarlığın ayrı bir bütçesi olacak.Sosyal yardımlar muhtar eliyle yapılacak.

Muhtarlar belediye meclisi üyesi olacak.Ödenek değil, belediye başkanları gibi maaş alacak.

Tarım ve hayvancılığın başkenti Balıkesir’deyiz. Çiftçinin ürünü tarlada para etmiyor.1 kilo sütle 1 kilo yem bile alamıyor.20 yılda çiftçinin maliyeti 20 kat artarken ürününün fiyatı sadece 5 kat artmış.Devlet desteği 5 kat azaltılmış.

Çiftçinin kullandığı gübre, tohum, elektrik, su, ilaç pahalı, elde ettiği ürün ucuz,

Destekler düşük.

1 milyon çiftçi tarımı bırakmış. 4 milyon hektardan fazla tarım arazisini ekmekten vazgeçmiş .Çiftçi para kazansa niye üretimi bıraksın? Çiftçimiz borç alarak üretim yapıyor. Eski borçlarına takla attırarak, her geçen gün daha fazla borçlanarak haciz korkusu altında yaşıyor.

Çiftçinin ürünü tarlada para etmiyor. Tüketicinin gücü tezgahtakini almaya yetmiyor.

Üreten memnun değil, tüketen memnun değil,peki kim memnun?

Aracılar memnun, zincir marketler memnun.

20 yıldır ülkeyi yönetenler çiftçi dostu hiç olmadılar. Kendi çiftçimizin yerine hep yabancı ülkelerin çiftçilerini desteklediler.

HİÇ ÜRETİMDEN YANA OLMADILAR.

HEP RANT EKONOMİSİNDEN YANA OLDULAR.

Türkiye Değişim Partisi olarak, ülkemizi, gıdada dışa bağımlı olmaktan çıkaracak, kendine yeter hale getireceğiz.

OTOYOLU, HAVALİMANI, HASTANE YAPANLARA

HAZİNE GARANTİSİ VAR. ÇİFTÇİYE ALIM GARANTİSİ YOK.

Dışarıdan tarım ürünü ithal etmeyeceğiz. Kendi çiftçimize ürününü değerinden alma garantisi vereceğiz. Çiftçi borçlarının faizlerini sıfırlayacağız. Anapara ödemelerini 5 yıl eşit taksitle ödenmek üzere yapılandıracağız. Başta ilaç, mazot, gübre ve yem olmak üzere tarım üretiminin girdi maliyetleri düşüreceğiz.

Ücretsiz tohumluk dağıtacağız. Mazottan ÖTV’yi kaldıracağız.

Tarım ve hayvancılığa uygun illerde bölge insanının çalışacağı, Emek yoğun işletmeler kuracağız.

Tarla ile tezgâh arasındaki Fiyat farkını azaltacağız hangi partiden olursa olsun tarıma yönelik projesi olan bütün belediyeleri destekleyeceğiz. Çalışacağız, üreteceğiz, kazanacağız.

Hem çiftçi kazanacak hem yurttaşlarımız ucuz sebze, meyve, et yiyecek.

Değerli Basın Mensupları,

Sevgili Muhtarlar,

20 yıldır ülkeyi yönetenler çok iyi yönetiyoruz, ekonomimiz şahlandı diyorlar.

Ekonomi çok iyiyse neden Balıkesirli borç içinde yaşıyor?

Balıkesir’in nüfusu 1 milyon 200 bin, çocukları, ev kadınlarını, işsizleri çıkar

600 bin kalır.Balıkesir’de 665 bin kişinin kredi borcu var.Ekonomimiz şahlandıysa neden 40 kişilik bir iş ilanına 50 bin kişi başvuruyor?

AK PARTİNİN ÜLKEYİ YÖNETME KAPASİTESİ, KABİLİYETİ VE GÜCÜ ARTIK KALMAMIŞTIR.

Ak Parti’nin Artık Türkiyemiz’e verebileceği bir şey yoktur.

Çürük tahta mıh tutmaz.

Türkiye Ak Partiye muhtaç değildir.

Türkiye’nin her meselesini çözecek gücü vardır. Ekonomiyi ehil ellere teslim edersek,ranta değil üretime dayalı bir ekonomik düzen kurarsak,84 milyonun hakkını 84 kişiye yedirmezsek, israf ve gösterişi bitirirsek, Türkiye’miz bir Türkiye daha olur.

İşçinin, memurun, emeklinin maaşı iki kat artar. Siftahsız esnaf, işsiz insan kalmaz.İhtiyacımız olan tek şey vicdanlı ve ehil kadrolardır.

Türkiye Değişim Partisi, vicdanlı ve ehil kadroların partisidir. Balıkesir’i daha zengin, daha güçlü ve her alanda daha gelişmiş yapmak inşallah bize nasip olacak.

Türkiye’yi varlığa, berekete, adalete ve huzura biz kavuşturacağız.